MÜCEVHER SEKTÖRÜNDE İnOvAsYoN YAPILIYOR mu?

Vikipedi’de yer alan inovasyon tanımı şöyle;

“İnovasyon, yeni veya önemli ölçüde değiştirilmiş ürün (mal ya da hizmet) veya sürecin; yeni bir pazarlama yönteminin; ya da iş uygulamalarında, iş yeri organizasyonunda veya dış ilişkilerde yeni bir organizasyonel yöntemin uygulanmasıdır.” (Kaynak: https://tr.wikipedia.org/wiki/%C4%B0novasyon)

Mücevher sektörü pazarlama, satış ve hizmet kavramlarında yer alan yenilikleri uygulayamadığı için, henüz “İnovasyon” kavramına ulaşamadı.
İnovasyon ve yenilikçilik kavramının düşmanı olan ve eskilerden süredir gelen deyimimiz “eski köye yeni adet getirme..” sözünün harfiyen uygulandığı bir sektördür.
Sektörün yapısını çok iyi bildiğini iddia eden babalar, dedeler, şirketi bazı -eski- değerlere ve bazı -eski- sistemlere göre kurmuşlardır ve o kurdukları şeylerin sonsuza dek kazasız belasız devam edeceğine inanılır. Yeni bir fikir geldiği zaman “Aman aman.. kalsın..dokunmayın..eskiden beridir böyle devam ediyor ne gereği var şimdi.. biz eskiden beri uyguluyoruz ve memnunuz..” gibi olumsuz tavırlar sergilenir.

Yeni ürün tasarımları için yeni bir kontrol sisteminin, yeni bir satış uygulamasının, yönetim sisteminin kabul ettirilmesi imkânsızdır!! Yıllardır yurt dışı fuarlara katılan sektör mensupları bir tane know how fikri getiremediler, kopyeleyemediler.
Tek kopye edilebilen, yan tarafta yeni tasarım ve üretimi yapmış olan firmanın ürünüdür.

Gilan’da çalıştığım yıllarda (1999), satış ekibi müşteriyi bilgilendirmek için 4C bilgi kataloğu ile pırlanta hakkında bilgi verirdi. O yıllarda sektör mensupları yapılan uygulamaya hep karşı çıkmışlardı.
“Müşteriyi bu kadar bilgilendirmek doğru değil.” denilmişti.

Günümüzde ise 4C bilgileri artık her mecrada var. Sektör mensupları bu uygulamayı geliştirebildiler mi? Hayır! Başka satış uygulamaları ekleyebildiler mi? Hayır! Ancak, beşinci C eklenebildi.
O da, “Güven” maddesi.. Trajikomik!

Bayilerimizi ve satış ekiplerimizi bilgi açısından güçlendirelim denilip taş eğitimleri furyası başladı. Bir haftalık eğitimlerin sonunda sektör taş uzmanlarından geçilmez oldu.
Çoğalan taş uzmanlarına rağmen satışlarda artışın gerçekleşmediğinin farkına varıldı. Bu sefer kendi bünyelerimizde satış akademileri açalım denildi.
Satış eğitmenleri mücevher satışının dış kapı mandalından olduğu için satıcılar bunların da pek faydasını görmediler. Bazı firmalar AR-GE departmanı kurdu. İçeriği ve işleyişi hakkında tecrübe sahibi olunmadığı için o da olmadı.

Son yıllardaki en büyük inovasyon hareketleri ise 2 ürün alana bir ürün bedava verilmesidir.
Şu kadarlık ürün alana bedava otobüs bileti..
Outlet indirim günleri uygulamaları..

İnovasyon ile içiçe olabilmek ve uygulayabilmek için öncelikle biraz vizyon sahibi olabilmek, egolardan arınmak, “her şeyi ben bilirim” komplekslerinden kurtulmak gerekiyor. Neredeyse mücevher sektörü hariç birçok sektörler inovasyonu uyguluyorlar. Ya da uygulamak için çaba harcıyorlar. Bizim güzide lüks sektörümüz de geliştirmemekte ısrar ediyor.

**

Not:
Sektörde inovasyonla ilgili göze batan bir çalışma yapılmadığından, iş süreçleri geliştirilmediğinden dolayı mücevher sektöründe inovasyon ile ilgili yazacak çok bir şey de çıkmıyor.