LÜKSTE İÇERİK PAZARLAMASI
14 Kasım 2022LÜKS ve PURO
13 Aralık 2022Son zamanlarda bana sıkça sorulan bir sorudur. Sunduğum danışmanlık ve koçluk hizmetlerimde ısrarla üzerinde duruluyor.
Evet, renk önemlidir, fakat günümüzde lüks bir marka oluşumunda elzem ya da hayati bir unsur olmamaya başladı. Renkten daha önem arz eden öncelikler, ilk sıralarda yerini almaya başladı.
Ben yine de sizlere, kâh araştırmalarımdan, kâh tecrübelerimden bir yazı derlemek istedim.
Renk, bilginin farklı bir biçimidir. Bu duygusal bir ipucu, dolayısıyla markalar için önemli bir farklılaştırıcı. Kimliğe işaret eder. İnsanlara hangi takımda olduğunuzu söyler.
Pek çok marka, şekiller ve semboller yerine marka işaretleri kullandığından, renk, insanların bir logo hakkında en çok hatırladığı görsel bileşen haline gelir.
”Günümüzde lüksle iştigal eden deneyimli pazarlamacılara, marka danışmanlarına sorulduğunda, verilen cevaplar genelde benzer oluyor. “Siyah – Bordo – Lacivertin koyu tonları – Altın varak..” Kim belirlemiş bu renkleri? Lüks pazarlama ve marka guruları.!
Dünya tarihine baktığımızda, lüks kültürünü başlatanların Romalılar olduğunu ve onların da lüksün rengi olarak “Mor” rengini benimsediklerini görüyoruz. Günümüzde mor rengi lüksün neresinde?
Yok.!
Yurt dışında bir yatırımcıya sunduğum mücevher marka danışmanlık hizmetimde komple rengi kahverengi ve tonlarından yaptık. Lüks için belirlenen renkler arasında mıdır? Değildir.
Peki neden?
O bölgenin karakteristik özelliklerini, verilerini analiz ettik. Bilimsel mağazacılık çalışması yaptık. Sonra rengi belirledik. Kahverengi. Nereden geldik? Topraktan. Nereye gideceğiz? Toprağa. Tüm nimetleri insanlığa veren nedir? Toprak. Güven verir. Peki, mücevher sektöründe esas olan nedir? Güven. İlk öncelikli “Güven”
Güveni sağlayacak şekilde de servis, sunum eğitimlerini işledim nakış gibi. Kısa süre içinde satış ekibi güven dolu servis veren bir tim haline geldi. Tüm detaylara vakıf bir tim.
Formül çok basitti; biz müşterilere güveni verdik, müşteriler de paralarını. Marka 3. mağazasını açmak üzere..
Lükste ve mücevher sektöründe kullanılamayacak renkler arasında önceliği “gri” alır. “Gri / Sarı” – “Gri / Turuncu” – “Gri / Yeşil” gibi renk çeşitleri lükste ve mücevher sektöründe kullanılmaz.
Chanel, Prada veya Dolce & Gabbana gibi en lüks olduğunu düşündüğümüz moda markalarının logosu tam anlamıyla siyah beyazdır. Veya daha spesifik olarak, beyaz zemin üzerine siyah tipografi. Siyah gücün simgesidir. İyi ve kötü için. Suçu düşündüğümüzde aklımız hemen siyah beyaza döner.
Tasarım uzmanlarına göre siyah ve beyaz, sofistike bir havayı ifade ediyor.
Ciddiyet.!
Bununla birlikte, lüks otellerdeki renk paletine baktığınızda, genellikle birincil ton olarak altın veya maviye yönelen, nöro bilimler paradoksal seçimi haklı çıkaran daha güçlü başka bir neden keşfederler. Beyin, bilgiyi ilkel bir biliş biçimi olarak rengi alan bir sırayla işler. Renk, kimliği, aidiyet duygusunu ifade eden duygusal bir işarettir.
Bir logonun en çok hatırlanan görsel bileşeni tipografiden ziyade renktir. Sayısız renk psikolojisi çalışmasına göre mavi, dünya nüfusunun çoğunluğunun, özellikle de erkeklerin en sevdiği renktir. Bu küresel tercih, her yerde bulunan çevresel varlığı, mavinin tehdit edici, tutucu ve geleneksel bir ton olarak algılanmadığı anlamına gelir. Markalar kimlikleri için mavinin gölgesine başvurduklarında risk almıyorlar, bu yüzden bugün birçok havayolu ve finans kuruluşu logolarında maviyi kullanıyor. İstikrar ve güveni yansıtır.
Orta Çağ’da dostları ve düşmanları ayırmak için kullanılan armalar gibi, bir markanın renkleri de her şeyden önce tanınmanın bir simgesidir. Tüketicilerin mevcut cazibe ormanlarında yollarını bulmalarına yardımcı olmak için bir markanın diğerlerinden farklı olması gerekir. Nörobilim, rengin, beyinlerimiz tarafından algılanan ana tanımlayıcı öğenin, şekilden çok daha önce olduğunu doğrulamaktadır. Tek bir renkten yararlanmak, bir markanın tekilliğini etkili bir şekilde geliştirir. Bu renk tesadüfen orada olmadığı, aksine köklü olduğu için, aynı zamanda özgünlüğünü de pekiştiriyor.
Burberry beji, Chanel siyahı, Fendi sarısı, Tiffany mavisi, Cartier kırmızısı, Hermès turuncusu… Dünyanın en büyük lüks markaları, ürünlerinde ve her şeyden önce iletişimlerinde tekrar tekrar ifade edilen ikonik bir renk koduna sahiptir. Tarihi mirasından gelen bu özgün gölge, güncel kalabilmek için zamana ayak uydurmalı ve yeniden yorumlanmalıdır.
BURBERRY BEJİ:
Thomas Burberry, 1856’da henüz 21 yaşındayken manto imalat şirketini kurdu. Genç bir çırak için oldukça cesur bir hareketti. 20 yıldan biraz daha uzun bir süre sonra, yağmurlukta devrim yaratan su geçirmez bir kumaş olan gabardin’i icat etti. 1912’de ünlü Burberry trençkotunun patenti alındı. Başlangıçta askeri bir giysiydi.
Ünlü haki beji ve o özel bağlamda yararlı olan tüm ayrıntılara sahipti. Göğüste düğmeli bir tabanca, harita kılıfları ve teçhizat için kemerde D-halkaları ve silahların sergilenmesi için apoletler ve rütbeler. Bej, kusursuz bir marka imzası olmaya devam eden klasik ve zamansız bir renktir.
FENDI SARISI:
İtalyan güneşi altında bir kadın hikayesi. Güneş sarısı, 1933’ten beri Roma merkezli Maison ile ayrılmaz bir şekilde bağlantılıdır. O zamanlar, Bergama cilası doğal papirüs renginde sarı bir deriydi. Fendi deri ürünlerinde yaygın olarak kullanılan bu ürün, onun sembolü haline geldi. Furiosa parfümü hafif sarımsı olduğu için, o zamandan beri sarı, çantalardan kokulara kadar markanın tüm tasarım kodlarında belirdi. Ancak Fendi, birkaç kuşak zeki kadın aracılığıyla mirasını da aştı. 2017 yılında marka, Roma’daki Palazzo Fendi’nin çatısını bir sanat eserine dönüştürmek için genç bir Rus sokak sanatçısının yeteneklerine başvurdu. Doğal sarı bir Caligraffitti!
TIFFANY MAVİSİ:
Ünlü Tiffany Blue, Pantone referansı 1837’yi (Tiffany butiğinin New York City’de açıldığı yıl) taşır. House’un münhasır mülkü olmaya devam ettiği ve kurucusu Charles Lewis tarafından seçildiği için herhangi bir renkli şeritte görünmez. Turkuaz, ilk kez 1878’de markanın mücevher kataloğu olan Mavi Kitap’ın kapağında yer aldı. Kökeni, Amerikan ardıç kuşunun yumurtalarının muhteşem renginden ve 19. yüzyılın sonlarında turkuaz çılgınlığından kaynaklanıyor. Tiffany Paris’te açıldığında, Place de la Concorde’un dikilitaşı Tiffany mavisi ile aydınlatılmıştı. Ve küçük mavi kutu, Audrey Hepburn’ün Tiffany’de Kahvaltı’da başrol oynamasından bu yana kadınların hayallerinin konusu oldu.
CHANEL SİYAHI:
Kurucunun geçmişi ile 21. yüzyılın başları arasındaki mesafeyi başarıyla aşmanın güzel bir örneğidir. 1926’da Chanel siyahı, kod adı LBD olan efsanevi küçük siyah elbiseyle zarafetin rengi oldu. Bu sade elbise, 90 yılı aşkın bir süredir modaya uygun zarafet dünyasında hüküm sürmeden önce bir skandala neden oldu. Karl Lagerfeld’in her yeni sezonda ustaca gösterdiği gibi, beyazdan ayrılmaz siyahın modası asla geçmez.
Lüksün sabit bir rengi yoktur.
Vardır diyenlere inanmayın, çünkü onlar lüksü bildiklerini iddia eden sözde danışmanlardır…